Bir dostum vasıtasıyla yolumuz Afrika kıtasından ayrılmış ve hemen onun yanı başında dünyanın en büyük adalarından biri olan Madagaskar adasına düştü. Ada çok büyük ve çok değişik bir bitki örtüsüne sahip yani bazı bitki ve hayvanlara dünyanın başka bir yerinde rastlamak mümkün değil mesela Baobab isimli bir ağaç var çok değişik meyvesi var dünyada sadece bu adada yetişen bitki her şey doğal yetişiyor ayrıca lemur denilen maymuna benzeyen bir tur hayvan var sadece bu adada yaşıyor dışarı çıkarmak da yasak çok sevimli hayvanlar onları doğal ortamında izleme fırsatı bulduk. Doğal zenginlik olmasına karşın halk çok fakir çok ilkel şartlarda yaşıyorlar nüfusun yüzde 60' ı  da 18 yaşın altında sanayi yok fabrika yok araçlar yok denecek kadar az daha önce Fransız sömürgesi olan ada simdi bağımsızlığına kavuşmuş ama toprak çok mümbit Fransa da bu yerle ilişkilerini sürdürüyor hala Fransızların mülkünde olan oteller hatt ormanlar var. Fakat ülkenin fakirliği bizi hayretler içinde bıraktı o fakir insanlar o fakirliğin içerisinde bir o kadar sevecen ve güleç yüzlü bizlere çok iyi davrandılar kıyılarda balıkçı köyleri var çok değişik deniz ürünleri var ottan kerpiç evlerde yaşıyor tuvalet yok banyo yok  bir kısım insanlar iyi şartlarda yasasalar da çoğunluk zor şartlarda yaşıyorlar. Kısaca fakirlik ve yoksulluğun yaşandığı adada ülkemizin durumuna ve halime bir kez daha şükrettim