Ücretsiz xml site haritası oluşturucu
Muttalip KORKMAZ - Bana Göre
Köşe Yazarı
Muttalip KORKMAZ - Bana Göre
 

Sabır, Sabır, Sabır…

Her şeyin hızlandığı bir çağda yaşıyoruz. Mesajlar saniyeler içinde gidiyor, siparişler dakikalar içinde geliyor. Planlamalar, beklentilerde bu yolda hızla ilerliyor. Bu hızlılık işletme politikaları ve yönetim karalarında yansımış durumda. Ancak işletme başarılarına, işletmelerin amaçlarına ulaşmasındaki süreye bu hızlılığın yansımadığını görüyoruz. Hızlı ve başarılı sonuç alınamayınca moraller bozuluyor, yöneticiler hemen sistemi değiştirmek istiyor. Hatta ciddi amaca ulaşamamaklar, zaman kayıpları ve moral bozukluklarını beraberinde getiriyor. Kısacası ciddi maliyetler ortaya çıkıyor. Bir insanın, bir fikrin, bir ustalığın yada bir deneyimin olgunlaşması hâlâ yıllar alıyor. Bazı şeyler sistemle değil, zamanla ve sabırla deney – gözlemler ile çözülür. Büyük mimar; Mimar Sinan unutulmaz eseri Süleymaniye Camisini tamamlamada geciktiği eleştirilerini hatırlayalım. Onun bu eleştirilere kulak tıkayıp nargile içerek camiyi tamamladığını düşünelim. Aslında burada zamanı iyi yöneterek sabırla yapılan çalışmalar sonucunda bu eserini tamamlamış ve1558 yılında yapılan bu muhteşem hala ayakta ve mimari şaheserliğini koruyor. Bir Japon atasözü sabrın başarının ilmini öğrettiğini söyler. Aynı şeklide “ Sabrın Sonu Selamettir” özdeyişi de boşuna söylenmemiştir.  Yapılan gözlemlerle net. Başarısız kurum yoktur, sabırsız kurum vardır. Kurumlar şu soruyu kendilerine sormalı; Biz kaç kez zamana saygı duyuyoruz. Kaç karar, sadece sabırsızlığın sonucu olarak alınıyor. Sabırsızlık veriyi analiz etmeden yeterince gözlenmeden karar aldırır, dinlemeden hüküm verdirir, denemeden vazgeçtirir. Sonra herkes aynı soruyu sorar. Neden olmadı. Olması için yeterince beklenmediği için. Bu durum bireysel yaşam için de geçerlidir. İnsan yaptığı işi anlamlı kılmak istiyorsa önce zamana anlam katmalı. Hız sonuç getirir genellikle başarı ve doğru sonuç getirmez, sabır derinlik yaratır amaca ulaşmayı kolaylaştırır. İşte bu konuya uygun bir anekdot;   Bir üniversitede bir profesör ders esnasında, öğrencilerine sordu: "Bir ağaçta sekiz kuş varsa ve yedisi uçmaya karar verirse, ağaçta kaç kuş kalır?" Herkes "Bir" diye cevap verdi. Bir bir süre bekleyen bir öğrenci aynı fikirde olmayıp, "Sekiz kuş kaldı" deyince şaşırdılar. Bu herkesin dikkatini çekti. Profesör ona "Nasıl yani?" diye sordu. O şöyle cevap verdi: "Uçmaya karar verdiklerini söylediniz, ama gerçekten uçtuklarını söylemediniz. Karar vermek, harekete geçmek anlamına gelmez." Değerli dostlar gerçekten de doğru son öğrencinin cevabıydı. Aslında bu hikaye bazı insanların hayatlarını yansıtıyor; toplantılarda ve arkadaşları arasında ön plana çıkma düşüncesiyle hemen karar verip beyanda bulunuyorlar hatta harekete geçiyorlar, ama gerçekte hayat bu yöntemi yansıtmıyor. Birçok insan konuşur, eylemde bulunur, ama sadece birkaçı keşke demez… Hepinize iyi haftalar…
Ekleme Tarihi: 16 Ekim 2025 -Perşembe
Muttalip KORKMAZ - Bana Göre

Sabır, Sabır, Sabır…

Her şeyin hızlandığı bir çağda yaşıyoruz. Mesajlar saniyeler içinde gidiyor, siparişler dakikalar içinde geliyor. Planlamalar, beklentilerde bu yolda hızla ilerliyor. Bu hızlılık işletme politikaları ve yönetim karalarında yansımış durumda. Ancak işletme başarılarına, işletmelerin amaçlarına ulaşmasındaki süreye bu hızlılığın yansımadığını görüyoruz.

Hızlı ve başarılı sonuç alınamayınca moraller bozuluyor, yöneticiler hemen sistemi değiştirmek istiyor. Hatta ciddi amaca ulaşamamaklar, zaman kayıpları ve moral bozukluklarını beraberinde getiriyor. Kısacası ciddi maliyetler ortaya çıkıyor.

Bir insanın, bir fikrin, bir ustalığın yada bir deneyimin olgunlaşması hâlâ yıllar alıyor.
Bazı şeyler sistemle değil, zamanla ve sabırla deney – gözlemler ile çözülür. Büyük mimar; Mimar Sinan unutulmaz eseri Süleymaniye Camisini tamamlamada geciktiği eleştirilerini hatırlayalım. Onun bu eleştirilere kulak tıkayıp nargile içerek camiyi tamamladığını düşünelim. Aslında burada zamanı iyi yöneterek sabırla yapılan çalışmalar sonucunda bu eserini tamamlamış ve1558 yılında yapılan bu muhteşem hala ayakta ve mimari şaheserliğini koruyor.

Bir Japon atasözü sabrın başarının ilmini öğrettiğini söyler. Aynı şeklide “ Sabrın Sonu Selamettir” özdeyişi de boşuna söylenmemiştir.  Yapılan gözlemlerle net. Başarısız kurum yoktur, sabırsız kurum vardır. Kurumlar şu soruyu kendilerine sormalı; Biz kaç kez zamana saygı duyuyoruz. Kaç karar, sadece sabırsızlığın sonucu olarak alınıyor.

Sabırsızlık veriyi analiz etmeden yeterince gözlenmeden karar aldırır, dinlemeden hüküm verdirir, denemeden vazgeçtirir. Sonra herkes aynı soruyu sorar. Neden olmadı. Olması için yeterince beklenmediği için.

Bu durum bireysel yaşam için de geçerlidir. İnsan yaptığı işi anlamlı kılmak istiyorsa önce zamana anlam katmalı. Hız sonuç getirir genellikle başarı ve doğru sonuç getirmez, sabır derinlik yaratır amaca ulaşmayı kolaylaştırır. İşte bu konuya uygun bir anekdot;

 

Bir üniversitede bir profesör ders esnasında, öğrencilerine sordu: "Bir ağaçta sekiz kuş varsa ve yedisi uçmaya karar verirse, ağaçta kaç kuş kalır?"

Herkes "Bir" diye cevap verdi.

Bir bir süre bekleyen bir öğrenci aynı fikirde olmayıp, "Sekiz kuş kaldı" deyince şaşırdılar. Bu herkesin dikkatini çekti. Profesör ona "Nasıl yani?" diye sordu.

O şöyle cevap verdi: "Uçmaya karar verdiklerini söylediniz, ama gerçekten uçtuklarını söylemediniz. Karar vermek, harekete geçmek anlamına gelmez."

Değerli dostlar gerçekten de doğru son öğrencinin cevabıydı. Aslında bu hikaye bazı insanların hayatlarını yansıtıyor; toplantılarda ve arkadaşları arasında ön plana çıkma düşüncesiyle hemen karar verip beyanda bulunuyorlar hatta harekete geçiyorlar, ama gerçekte hayat bu yöntemi yansıtmıyor. Birçok insan konuşur, eylemde bulunur, ama sadece birkaçı keşke demez… Hepinize iyi haftalar…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve dorukmedya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
aohbet islami sohbetler omegle tv türk sohbet cinsel sohbet dini chat etanj armatür juul iqos iluma kuşadası escort çorlu escort izmir escort çerkezköy escort çeşme escort kayseri escort konya escort gaziantep escort fethiye escort bodrum escort