|
|||
![]() |
Kral Çıplak | ||
Muttalip KORKMAZ - Bana Göre | |||
kutahyadorukgazetesi@gmail.com | |||
Evvel zaman için bir kral varmış. Kendisine bir elbise diktirme arzusundaymış. Ama bu elbise çok değişik, çok farklı ve herkesin dikkatini çeken bir elbise olmasını istiyormuş. Bir sürü terzi gelmiş, lakin hiçbirisini beğenmemiş. Sonra bir gün yabancı güçlü bir krallık kendi terzisini yollamış krala ve bu gönderilen terzi demiş ki; “Öyle güzel bir kumaşım var ki, öyle şık olacaksınız ki, kimse sizden gözünü alamayacak. Herkes sizi konuşacak, çok güçlü gözükeceksiniz. Ve sizden önce hiç kimsede olmayacak bu giysi.” Kral çok şaşırmış tabii, hemen kabul etmiş. Ama terzi eklemiş; “Tek şartım var, ben dikerken karışmayın.” Gel zaman git zaman, sonunda terzi bitirmiş ve giydirmiş kralı. Kral aynaya bakmış ve üzerinde hiç giysi olmadığını görmüş. Tam kızacakken terzi demiş ki terzi; “Sayın kralım, bu kumaşı sadece akıllılar görebilir.” Tabii bizim kral aptal durumuna düşmemek için “Çok güzel” demiş. Etrafındakilere sormuş, elbette hepsi korktuğu için cesaret edememişler doğruyu söylemeye ve “Çok güzel efendimiz”, “Harika oldunuz efendimiz” demişler. Kral daha da etkilenmiş inanmış tabii ki… Ardından halkın arasına çıkmış. Halk çok meraklı, çünkü duymuşlar sadece akıllıların görebileceği iddiasını. Halk, görünce şaşırmış, üzerinde hiç giysi yok… Herkes görmüş, anlamış vaziyeti, kralın nasıl kandırıldığını fark etmişler, ama korktukları için hiçbir şey söyleyememişler. O anda bir “çocuk” atlamış meydanın ortasına, parmağıyla kralı işaret etmiş ve gülerek bağırmış; “KRAL ÇIPLAK” diye. Bir anda halk, bu ilk sesle cesaretlenmiş ve kahkahalar atıp, hep bir ağızdan birlik içinde bağırmışlar; “Kral Çıplak!” Bu seslere, kralın çevresindekiler de katılmış, korkuyu aşmışlar, zincirlerini kırmışlar ve hep bir ağızdan gerçeği söylemişler; Kral çıplak… En sonunda kral durumu geç de olsa böyle bir acı olayla anlamış ve çok utanmış…. Evet sevgili dostlar bu haftaki yazımda bende Kral Çıplak demek istiyorum. Belediyemizin bazı yanlış icatları hususunda rahatsızlıkları dile getirmek istiyorum. Bu konularda öyle yanlışlar yapılıyor ki ya başkanın bundan haberi yok, ya korkudan uyarılmıyor, yada plansız programsız çalışmalar ortaya çıkarılmıyor. Şöyle ki; Şehrimizin merkezin bir “Yaşam Parkı” isimli bir tabiat güzelliği var. Bunun içerisinde de halkımızın faydalandığı oturma bankları, Kamelyalar, spor aletleri, çocuk oyun araçları ve değişik çocuk figürlerinden oluşan çizgi film kahramanı bibloları vardı. Tüm bunlardan bir çok hemşerimizin faydalandığına şahsen tanığım. Bundan bir bir buçuk ay önce tüm bunlar kaldırıldı, yaşam parkının çevresine kanallar kazıldı, içerisinde toprak öbekleri yapıldı ve böylece bırakıldı. Halen en ufak bir çalışma yok. Tamam daha iyisi yapmaya karar verilmiş olabilir. Bu planlama için iş planına göre zamanı henüz gelmemiş olabilir, yasal prosedürlerde bir gecikme olabilir, bütçe, eleman yetersizliği olabilir, olabilir, olabilir…. Bunlar normal karşılanabilir. Madem böyle bir durum söz konusu yıkımları yapıma başlamadan çok önceye almamanın mantığı yok. Bu parka insanlarımız çok değişik mahallelerden geliyordu şimdi kullanamıyor. Parktan yok edilenlerin tümü kullanılabilir durumdaydı. Keşke yıkmada yaşanan aceleler kadar, daha iyisini yapmada da acele adilse. Sayın başkanım; buna benzer konular yaşandı yaşanmakta. Kullanılabilir durumdaki bazı değerler yıkıldı. Akıllı otobüs durakları buna bir örnek verilebilir. Yerine daha iyi, daha faydalısı yapılmadı. Yapılmada gecikmeler oldu. Aynı zamanda bu yıkımlar beraberinde halkımızda, ümit yıkımlarına, beklenti yıkımlarına, güven yıkımlarına da neden olmakta. Tüm bunlardan yeterince bilginizin olmadığı düşüncesiyle hatırlatmakta yarar görüyorum. Değerli dostlar bu haftaki yazıma bir masal ile başladım bir tekerleme ile bitirmek istiyorum. Gökten üç elma düşmüş, biri “parka” , biri “halka ve yönetenlere”, biri de “Hakk’a”…. Hepinize iyi haftalar. |
|||
Etiketler: Kral, Çıplak, |
|